Balkanlardaki �slam'�n Kahraman Lideri: AL�YA �ZZETBEGOV��


Balkan M�sl�manlar� �stanbul'dayd�
Bat� Trakya M�sl�manlar�
Sahte D�nyan�n Ac�lar�ndan Tutku Ve H�rs
�in'in Bat�l �nanc�: �AMAN�ZM

M�barek Ramazan
I����n Bilinmeyen �zellikleri
V�cudumuzdaki Saya� : Tansiyon
"Dindar Evrim" Yan�lg�s�na KURAN'DAN CEVAPLAR

www.darwinizmin
sonu.com

Ara�t�rma'dan



"D�NDAR EVR�M" YANILGISINA KURAN'DAN CEVAPLAR


�mam-� Gazali'den Yarat�l�� Dersleri
B�y�k �slam d���n�r� �mam Gazali (r.a.), "Felsefecilerin Tehaf�t�" adl� b�y�k eserinde, Aristo felsefesinden etkilerek materyalist g�r��lere kap�lan baz� M�sl�man felsefecileri ele�tirmi�ti. Onlar�n "tehaf�t�"n�, yani tutars�zl�klar�n� g�zler �n�ne sermi�ti. S�z konusu felsefeciler, o devirde adeta entellekt�el bir moda haline gelmi� olan Aristocu dogmalar� kabul etmi�ler, �rne�in evrenin ve d�nyan�n bir ba�lang�c� olmad��� gibi bir yan�lg�ya inanm��lar, sonra da bunu bir �ekilde �slam'la ba�da�t�rmaya �al��m��lard�. Gazali, iman�n�n ona verdi�i ferasetle, s�z konusu "tehaf�t"� gayet isabetli bir �ekilde ��yle anlat�yordu: "�ki t�rde insan vard�r. Allah'a inananlar vard�r ki, bunlar�n d�nyan�n yoktan var edildi�ini kabul ederler ve dolay�s�yla d�nyan�n kendi kendini meydana getirmedi�ini, ancak bir Yarat�c�'yla var oldu�unu anlarlar. Onlar�n Yarat�c� hakk�ndaki d���ncesi tamamen akla uygundur. Ve bir de ateistler vard�r ki, d�nyan�n her zaman bu �ekilde oldu�una inan�r ve dolay�s�yla bir Yarat�c�'s� oldu�unu kabul etmezler. Felsefeciler ise d�nyan�n sonsuzdan beri var oldu�una inanmakta, bununla birlikte Yarat�c�'ya inand�klar�n� s�ylemektedirler. Bu durum kendi i�inde �eli�kilidir ve ��r�t�lmesine de ihtiya� yoktur." (Tehaf�t-�l Felasife, Bouyges terc�mesi, 2. bask�, s. 110)
Gazali'den bu yana 900 y�l ge�ti. Ve onun salt mant�k �rg�s�yle g�sterdi�i "evrenin sonsuzdan beri var olmad���, bir ba�lang�c� oldu�u" ger�e�i, �a�da� bilimin bulgular�yla da ispatland�. Astrofizik�ilerin 20. y�zy�ldaki bulgular sonucunda kabul etti�i "Big Bang" kuram�, evrenin bundan yakla��k 15 milyar y�l �nce muazzam bir patlama ile yoktan var oldu�u, yani yarat�ld���n� g�sterdi. B�ylece, hem maddenin hem de zaman�n "yokluktan" ba�lad���n� ortaya koyan bilimsel bulgular, Gazali'nin ve daha nice iman sahibi d���n�r�n savundu�u yarat�l�� ger�e�ini bir kez daha do�rulad�.
NASA Astronomu Robert Jastrow "Allah ve Astronomlar" (God and the Astronomers) adl� kitab�nda bu konuda �u ilgin� �u yorumu yapar: "�nanc�n� akl�n g�c�ne ba�layarak ya�ayan bilim adam� i�in, hikaye k�t� bir kabus gibi bitmektedir. Bilgisizlik da�lar�n� a�m��t�r; en y�ksekteki zirveyi ke�fetme noktas�na gelir ve kendini en tepedeki kayan�n �st�ne �ekti�i anda, orada zaten y�zy�llard�r oturmakta olan bir grup teolog taraf�ndan kar��lan�r." (God and the Astronomers , s. 116)
Dolay�s�yla e�er Gazali'nin ele�tirdi�i �slam felsefecileri bug�n ya�asalard�, savunduklar� "yar� Aristocu yar� M�sl�man" modelin yanl��l���n�n bilim taraf�ndan da ortaya kondu�unu g�receklerdi. Gazali'nin Kuran'a dayanarak savundu�u "yarat�l��"�n, yani "kat�ks�z M�sl�manca" modelin do�rulu�una tan�k olacaklard�. Ama o devrin "entellekt�el modas�" olan Aristoculu�a kap�ld�klar� i�in, yanl��� savundular. "Entellekt�el moda" ile uzla�ma u�runa verdikleri taviz, onlar� hem Kuran'a hem de bilime ayk�r� bir dogmay� savunma durumuna d���rd�.
Ve �slam tarihinde �nemli bir yer tutan bu "felsefeciler", g�n�m�ze kadar uzayan bir �rnek oldu.

Yarat�l�� Kar��t� G�r��ler Neden Vard�r?
G�n�m�z�n ba�ta gelen "entellekt�el moda"lar�ndan biri, Darwin'in evrim teorisidir. Sadece bilim d�nyas�nda de�il, ya�am�n hemen her alan�nda bu teoriyi mutlak bir ger�ek gibi g�steren mesajlara, sloganlara, telkinlere s�k�a rastlan�r. Bu aldat�c� propaganda, baz� M�sl�manlar� da yanl�� y�nde etkilemekte ve s�z konusu "entellekt�el moda" ile uzla�ma aray���na giri�mektedirler. Bu modan�n tam olarak ne oldu�unu dahi yeterince ara�t�rmadan...
��te bu da Gazali zaman�ndaki Aristocu felfesecilerinki gibi bir "tehaf�t", yani tutars�zl�kt�r. Ve yine onlar�nki gibi, hem Kuran'a hem de bilime ayk�r� bir g�r��t�r.
Bu yaz�da, s�z konusu meseleyi ele alacak, �zellikle de evrim teorisine destek veren g�r��leriyle son g�nlerde medyada g�ndeme gelen baz� say�n ilahiyat��lar�n "tehaf�t"lerine i�aret edece�iz. Kendilerinin �ahs�na b�y�k sayg� duymakla birlikte, yanl�� buldu�umuz g�r��lerini ele�tirmeyi de bir g�rev say�yoruz.
Gerek s�z konusu say�n ilahiyat��lar�n, gerekse di�er baz� "M�sl�man evrimci"lerin yan�ld��� bir nokta, Darwinizm'i "canl� t�rleri aras�nda bir transformasyon var m�, yok mu" sorusu �zerine odaklanm�� bir teori oldu�unu sanmalar�d�r. Dahas� b�yle bir transformasyonun ger�ekten var oldu�unu sanmakta ve "bu transformasyon Allah'�n iradesiyle olmu�tur" dediklerinde, meseleyi kolayca ��zeceklerini sanmaktad�rlar.
�rne�in evrim teorisini savunan ilahiyat��lar�m�zdan biri olan Ankara �lahiyat Fak�ltesi'nden Say�n Prof. Bayrakdar, son g�nlerde bir �ok medya organ�nda aktar�lan bir c�mlesinde ��yle demektedir:
"Baz� Darwinciler, evrimin, Tanr�'n�n iradesi d���nda ger�ekle�ti�ini s�yl�yorlar. �slam'a ters d��ecek tek nokta budur."
Burada �ok �nemli iki sorun vard�r: Birincisi, evrimin Allah'�n iradesinin d���nda, yani t�m�yle rastlant�lar ve do�a kanunlar�yla geli�ti�ini �ne s�renler "baz� Darwinciler" de�il, "Darwincilerin %99'u"dur.
�kincisi, Darwinizm'in ana meselesi "t�rler aras�nda transformasyon var m�, yok mu" sorusu de�ildir. Ana mesele, "do�adaki t�m canl�lar�n, do�al seleksiyon ad� verilen bilin�siz do�a mekanizmas�n�n �r�n� oldu�unu g�sterebilmek"tir. Darwin'in T�rlerin K�keni kitab�n� ve di�er kitaplar�n� okuyanlar, onun canl�larda bilin�li bir tasar�m (yani yarat�l��) bulunmad��� konusunda b�y�k bir �srar g�sterdi�ini ve t�m teorisini bu iddian�n �zerine kurdu�unu kolayl�kla g�rebilirler.
Denebilir ki, Darwinizm, Yarat�l��� ve Yarat�c�'y� redderek do�ay� a��klamaya �al��man�n yoludur. Ve bu nedenledir ki, son 150 y�ld�r bilim d�nyas�na b�y�k �l��de egemen olan materyalist felsefenin mihenk ta��d�r. Bunu en net ekilde ifade edenlerden biri, 20. y�zy�l�n �nl� Darwinist biyologlar�ndan Douglas Futuyma'd�r. Futuyma "Evrimsel Biyoloji" adl� kitab�n�n �ns�z�nde ��yle yazar:
"Darwin, g�r�n��te sahip olduklar� t�m tasar�m ve ama�l�l��a ra�men, biyolojik olgular�n da a��klanmas�nda maddesel etkilerin yeterli oldu�unu g�sterdi.... Darwin y�nlendirilmemi�, ama�s�z de�i�iklikleri, k�r ve umursamayan do�al seleksiyon s�reci ile birle�tirerek, ya�ama getirilen teolojik ve ruhsal a��klamalar� gereksiz hale getirdi. Marx'�n materyalist tarih teorisi ve Freud'un insan davran��lar�n� bizim kontrol�m�zde olmayan etkilere ba�layan kuram� ile birlikte, Darwin'in teorisi mekanizm ve mekanizm zemininde �ok hayati bir dayanakt� ve o zamandan bu yana Bat� d���ncesinin �o�unun temelini olu�turdu." (Futuyma, D. J. Evolutionary Biology,, 1986, s. 2)
Darwin, Futuyma'n�n sand���n�n aksine materyalizmi kan�tlayamam��t�r, ��nk� teorisi ��r�kt�r. Ama yine de, materyalistlerin Darwizm'e verdikleri bu b�y�k �nem, s�z konusu teorinin anlam�n� g�stermesi a��s�ndan dikkat �ekicidir.
Futuyma'n�nkine benzer yorumlara evrimci kaynaklarda s�k�a rastlamak m�mk�nd�r. �rne�in g�n�m�z�n en �nde gelen Darwinist biyologlar�ndan biri ve militan bir ateist olan Richard Dawkins, "bize entellekt�el y�nden tatmin bulmu� ateistler olma f�rsat�n� verdi�i i�in Darwin'e ��kran bor�luyuz" s�z�yle �nl�d�r.
"M�sl�man evrimciler" veya "H�ristiyan evrimciler", bu ger�e�i anlamamakta veya anlamaya yana�mamaktad�rlar. ABD'deki Franciscan University'de Bilim ve Teoloji konusunda ��retim g�revlisi ve Darwinizm konusunda �nemli bir uzman olan Benjamin Wiker, ABD'deki �nde gelen "H�ristiyan evrimcilerden" biri olan Kenneth Miller'dan s�z ederek ��yle der:
"Bilin�li tasar�m teorisinin �nde gelen kar��tlar�ndan biri olan Kenneth Miller "ben ortodoks bir Katoli�im ve ortodoks bir Darwinistim" demektedir. Bu "benim her y�n�m iyi, bak�n bana" yakla��m�n�n mesaj�, H�ristiyanlar�n Darwinizm'i kabul etmeleri gerekti�i ve bundan inanca bir zarar gelece�ini d���nmenin yanl�� oldu�u y�n�ndedir. Ancak bunu yaparken (Miller), Darwinizm'i kabul etmenin sonucunun �imdiye kadar hep ateizm oldu�unu belirtmekten ka��nmaktad�r. Do�al seleksiyon mekanizmas� Darwin taraf�ndan bir Tasar�mc�'y� reddettirmek i�in geli�tirildi�ine g�re, bunu kabul ettikten sonra hala bir Yarat�c�'y� kabul etmek, m�mk�n g�r�nmemektedir... Bu mant�k �rg�s� Darwinizm'in �z�nde vard�r ve ateizmin neden bu teorinin daimi sonucu oldu�unu a��klar." (Benjamin D. Wiker, "Does Science Point to God? Crisis Magazine, 2001)
Dolay�s�yla Darwinizm'i Allah inanc� ile uzla�t�rma �abas� bo�unad�r. B�yle bir �abaya giri�enler, ancak i�i bo�alt�lm�� bir iman elde edebilirler. Kendisi de bir evrimci olan Kanadal� d���n�r William Provine ��yle der: "Yarat�l����lar�n iddia ettigi gibi, modern evrime inan��, insanlar� ateist yapar. �nsanlar evrime uyumlu bir dini g�r��e sahip de olabilirler, ama ancak ve ancak s�z konusu dini g�r�� ateizmden ay�rdedilemeyecek kadar farks�z ise." (William Provine, "No Free Will," Chicago, 1999, s. 123)
Darwinizm sadece ateizmi de�il, ahlaki dejenerasyonu da getirir. ��nk� Darwinizm insan� sadece kendi ��karlar� i�in ya�ayan bir hayvan olarak tarif eder ve "bencil �at��ma"n�n do�al bir yasa oldu�unu savunur. Darwinizm'in sonu�lar�n�n bu oldu�unu ? baz� ilahiyat uzmanlar�m�z kabul etmeseler de ? �nde gelen Darwinistler a��k�a belirtmektedirler. �rne�in Tufts �niversitesi'nden, d�nyaca �nl� ateist ve evrimci profes�r Daniel Dennett, "Darwin's Dangerous Idea" (Darwin'in Tehlikeli D���ncesi) adl� kitab�nda ��yle der: "Darwinizm, e�er do�ru anla��l�rsa, t�m ahlaki, metafizik ve dini inan�lar� yok eden bir 'evrensel asit'tir." (Daniel Dennett, Darwin's Dangerous Idea: Evolution and the Meaning of Life, 1995, P. 520)
Anlam� ve etkisi bu olan Darwinizm'e kar�� tak�n�lmas� gereken tav�r, onu do�ru kabul etmek ve sonra da bir �ekilde dinle uyumlu hale getirmeye �al��mak de�il, Darwinizm'in ger�ekte ne oldu�u ortaya koymakt�r: Bu teori do�ru de�ildir. 19. y�zy�l�n ilkel bilim d�zeyi i�inde geli�tirilmi� yanl�� arg�manlara, �arp�t�lm�� g�zlemlere, dayanaks�z varsay�mlara dayanmaktad�r. �a�da� bilimsel bulgular Darwinizm'i de�il "bilin�li tasar�m"� onaylamaktad�r.


Darwin'in Allah'a �nand��� �eklindeki Yanl�� Kanaat
Evrimci ilahiyat��lar�m�z�n bir di�er yan�lg�s�, Darwin'in inanc� hakk�ndad�r: Darwin'in Allah'a inand���n� sanmaktad�rlar.
Oysaki Darwin'in hayat�n�n ilk d�nemlerinde H�ristiyan inanc�na ba�l� olmas�na ra�men, evrim teorisini geli�tirmesine paralel bir bi�imde, inanc�n� yitirdi�i, giderek ateizme kayd���, bilinen bir ger�ektir. Ateizmini a��k�a ifade etmeyi�inin tek nedeninin, dindar bir H�ristiyan olan e�i Emma Darwin'i �zmemek oldu�u, Darwin biyografilerinde s�k�a anlat�l�r. Darwin'in kitaplar�nda �ok a��k�a ifade etmedi�i ateizmi, mektuplar�nda �ok belirgindir. Bir mektubunda ��yle demi�tir: " ... B�ylece inan�s�zl�k yava� yava� beni sard� ve sonunda tamamland�." (Gertrude Himmerfarb, Darwin and the Darwinian Revolution, s. 381)
Darwin 1876'da yazd��� bir mektubunda da inan�s�zl���n� a��k�a itiraf etmektedir: "Ben, 'Allahs�z' diye adland�r�lmay� hak ediyorum. Bu sonu�, an�msayabildi�im kadar�yla, T�rlerin K�keni'ni yazd���m zaman kafamda g��l� olarak yer ediyordu." (Francis Darwin, Charles Darwin'in Ya�am� ve Mektuplar�, s. 80-81)
K�sacas� ne Darwin'in kendisi ne de teorisi, Allah inanc�yla ba�da�t�r�lamaz. Karl Marx'� "inan� sahibi" gibi g�sterip "�slam'a uygun bir Marksizm" in�a etmeye �al��mak nas�l bir tutars�zl�ksa, M�sl�man evrimcilik de ayn� derece tutars�zl�kt�r.

�slam �nanc�na Sokulmaya �al���lan B�y�k Fitne
T�m bu ger�ekler kar��s�nda, inan�l� evrimcilerin cevab�, "ama evrim fikri, Darwin'den �nce de zaten �slam d���ncesinde vard�" �eklinde olabilir.
Do�rudur. ��nk� zaten evrimcilik Eski Yunan'dan beri vard�r. Eski Yunan'�n ateist d���n�rleri taraf�ndan geli�tirilen evrim teorisi, Darwin ve onun Bat�l� �nc�lleri taraf�ndan ke�fedilmeden �nce, bir ara �slam d�nyas�na da "s�zm��"t�r. Aynen Gazali'nin ele�tirdi�i Aristocu felsefeciler gibi, baz� M�sl�man d���n�rler Yunan kaynaklar�ndan evrimcili�i ��renmi�ler, sonra da bunu zorlama bir bi�imde Kuran ayetleriyle ba�da�t�rmaya �al��m��lard�r. Bu da �slam tarihindeki bir ba�ka "tehaf�t"t�r.
Bu �ekilde �zetledi�imiz meseleyi ba�tan ve biraz detayl� olarak a��klayal�m. Evrim fikrinin mimar�, san�ld��� gibi Lamarck, Darwin gibi modern Bat�l� teorisyenler de�il, Eski Yunan'�n ateist d���n�r� Epik�r'd�r.
Evrim fikri Epik�r ve onu izleyen Lucretus gibi d���n�rlerden �a�da� Darwinizm'e uzan�rken, bir "ara durak" olarak �slam d�nyas�na da u�ram��t�. Bu fikri �slam d�nyas�na ta��maya �al��anlar�n ba��nda ise Basra �evresinde faaliyet g�steren �hvan-� Safa adl� grup geliyordu. �smailiye mezhebine ba�l� olan bu grup, baz� y�nlerden masonlu�a benziyordu. Nitekim ilgin�tir ki, g�n�m�zdeki masonlar bu dernekten �vg�yle s�z ederler. �rne�in T�rkiye'deki �nl� mason �stadlar�ndan biri olan, koyu din kar��t� Selami I��nda� ��yle yazmaktad�r:
"�slam d�nyas�nda adeta masonlu�un kar��l��� olan �hvanussafa derne�i vard�. Abbasiler zaman�nda Basra'da kurulan bu gizli dernek, 52 b�y�k fasik�lden olu�an bir ansiklopedi yay�nlam��t�. Bunlar�n 17'si Do�a Bilimlerini i�erir. Bu fasik�llerde Darwinizm'e �ok benzeyen bilimsel a��klamalar vard�r. Bunlar �spanya'ya kadar yay�lm�� ve Bat�'da d���n�r �evresini etkilemi�tir." (Dr. Selami I��nda�, Masonluktan Esinlenmeler, �stanbul 1977, s. 274-275)
Ancak �hvan-� Safa'n�n veya yine Yunan felsefesinden etkilenen di�er baz� M�sl�manlar�n savundu�u evrim fikri, Kuran'a ayk�r�yd�. Nitekim Gazali, bu sapk�n ak�m� da ele ald� ve ��r�tt�. Gazali, el-M�nk�z mine'd-dalal adl� eserinde, evrimci �hvanussafa'y� da do�rudan ele�tirdi, Eski Yunan d���ncesinden etkilenen sapk�n bir felsefe savundu�unu a��klad�. Fedaih-ul-Bat�niyye adl� eserinde ise, �hvanussafa'n�n da dahil oldu�u �smailiye mezhebinin ��retilerinin �arp�kl���n� ortaya koydu.
Gazali, eski Yunan dogmalar�n� ��r�t�rken, bir yandan da g�n�m�zde "Bilin�li Tasar�m" (Intelligent Design) olarak bilinen ve �zellikle son 10 y�ld�r d�nyaca �nl� biyologlar, biyokimyac�lar ve anatomistler taraf�ndan savunulan a��klaman�n detayl� �rneklerini verdi. El-Hikmet fi Mahlukat-�l Allah (Allah'�n Yaratt�klar�ndaki Hikmet) adl� eserinde; g�zy�z�n�, d�nyay�, G�ne�'i, Ay'�, okyanuslar�, suyun ve ate�in yap�s�n� detayl� olarak inceledi ve bunlar�n hep �zel tasar�mlara sahip oldu�unu g�sterdi. �nsan bedeni, ku�lar, balar�lar�, bal�klar ve mineraller, Gazali'nin "bilin�li tasar�m" kan�t� olarak g�sterdi�i di�er �rnekler aras�ndayd�. Sivrisineklere, sineklere ve incilere de �zel yer alm��t�. Kitab-�l Cevahir el-Kur'an (Kuran'�n M�cevherleri) adl� eserinde, �r�mceklerin mucizevi y�nlerini, a� �rmedeki ustal�klar�n�, �rd�kleri a��n yap�s�ndaki harikal�klar� detayl� olarak izah etmi�ti. Ayn� kitapta balar�lar�n�n petekleri alt�gen olarak yapmalar�ndaki hikmetleri de anlatm�� ve ��yle yazm��t�: "E�er petekler dairesel olsayd�, o zaman peteklerin d���nda bo� alanlar kal�rd�, ��nk� yanyana daireler tam olarak birle�mezler... Alt�gen d���ndaki hi� bir geometrik �ekil verimli de�ildir ve bu geometrik kan�tlarla bilinmektedir. �yleyse d���n�n ki, Allah balar�lar�n� bu �ekle (alt�gene) ne kadar hikmetlice y�neltmi�tir." (Muhammad Abul Quasem, as The Jewels of the Qur'an, London, 1983, s. 68-69)

Allah �mam Gazali'den Raz� Olsun...
Dinsizli�e ve din ahlak�ndan sapmaya kar�� iman� kat�ks�zca savunmu�, hayat�n� bu mukaddes amaca vakfetmi�tir.
Ve bug�n�n M�sl�man evrimcilerinin kendilerine sormalar� gerekir: Acaba bir M�sl�man olarak g�revleri, Gazali'nin yapt��� gibi, Allah'�n yaratmas�ndaki hikmetleri ke�fetmeye ve insanlara anlatmaya �al��mak m�d�r? Yoksa ateizmin temel dayana�� oldu�u t�m d�nyaca bilinen bir teoriyi sahiplenmek ve bunun "tehlikesiz" gibi g�r�lerek M�sl�manlarca benimsenmesine arac�l�k etmek mi?
Kendilerine bir de �u soruyu sormal�d�rlar: Evrim teorisini "Allah'�n iradesiyle oldu" diyerek benimserken, evrim teorisini kullanarak ateizm propagandas� yapanlara (yani asl�nda Darwinistlerin % 99'una) kar�� fikri bir m�cadele vermekte midirler?


Sonu�
Ba�ta s�z�n� etti�imiz Gazali-felsefeciler konusuna geri d�nelim. Ve soral�m: Acaba Gazali yoktan yarat�l��� savunurken "felsefeciler" neden evrenin sonsuzdan beri var oldu�u �eklindeki materyalist dogmay� savunuyorlard�? Gazali hakk�ndaki Bat�l� uzmanlar�n ba��ndan gelen Michigan �niversitesi tarih�isi George F. Hourani ��yle yazar:
"�slami felsefecilerin ve El-Gazali'nin yakla��mlar�n�n arka plan�nda farkl� kalbi ba�l�l�klar� yatmaktad�r: Felsefeciler Aristo'ya ve felsefi gelene�in di�er temsilcilerine, Gazali ise �slam'�n kutsal metinlerine ve �slami ilimlere ba�l�d�r." (George F. Hourani, "The Dialogue Between Al Ghazali and the Philosophers on the Origin of the World", The Muslim World, s. 314 )
Evet, mesele budur. Kalbi ba�l�l���m�z, bize "�a��n entellekt�el modas�" olarak dayat�lan, ama ger�ek�e i�i bo�, sahte ve aldat�c� olan dogmalara de�il, Allah'�n vahyine olmal�d�r. Vahye s�k� s�k�ya sar�ld���m�z, d�nyay� yorumlarken vahyin �����yla d���nd���m�z s�rece, Aristoculuk, Darwinizm veya bir ba�ka insan yap�m� dogma bizi yan�ltmayacakt�r. (Harun Yahya, Evrim Yan�lg�s�)
Kald� ki, Darwinizm o kadar b�y�k bir �arp�tmad�r ki, bu teorinin ��r�k oldu�unu sadece vahyin �����yla d���nenler de�il, konuya sadece tarafs�z ve �nyarg�s�z bakan pek �ok insan da bug�n anlam�� durumdad�r. Pek �ok bilim adam�, d���n�r, entellekt�el, bu teoriye kar�� seslerini y�kseltmektedirler. M�sl�manlar�n en az�ndan onlar kadar bilin�li olmalar� gerekir.
Aksi halde davrananlar, tarihe bir ba�ka "tehaf�t" �rne�i olarak ge�eceklerdir.










�zg�rl�k, hemen hemen her toplum ve ideolojiden ki�inin hemfikir oldu�u ve savundu�u bir kavramd�r. �nsanl�k tarihindeki �at��malar�n, sava�lar�n �o�undaki ama�, �zg�rl��� kazanmak olmu�tur.
Bat� d���ncesinin �zg�rl��e verdi�i anlam� ��yle �zetleyebiliriz: �zg�rl�k, insana, di�er insanlar (toplum) ya da devlet -veya ba�ka herhangi bir kurum- taraf�ndan hi�bir k�s�tlama ve bask� yap�lmamas�d�r.Bug�n Bat� toplumlar�n�n i�inde bulunduklar� toplumsal yap�, modern Bat� felsefesi taraf�ndan tarifi yap�lan "�zg�rl�k" kavram�n�n, insan�n kurtulu�unu sa�lamad���n� g�stermektedir.



Okullarda, bilimsel kaynaklarda ve bir k�s�m medyada, teori ispatlanm�� bir ger�ek gibi sunulmakta, pek �ok insan da bu nedenle evrimi hi� sorgulamadan kabul etmektedir. Oysa her ge�en g�n geli�en, paleoantropoloji, antropoloji ve mikrobiyoloji gibi bilim dallar�, s�z�n� etti�imiz yayg�n inan���n aksine, evrim teorisini s�rekli yalanlamaktad�rlar. Evrimi ispatlamak i�in 150 y�ld�r aral�ks�z s�rd�r�len �al��malar, teoriyi ��r�tmekten ba�ka bir sonuca varamam��lard�r.
Bu ger�e�e ra�men, evrim teorisinin bu denli yayg�n bir bi�imde savunulmas� ve insanlara empoze edilmesinin tek nedeni ise, teorinin ideolojik y�n�d�r.