OSMANLI YAHUD�LER�
Cahiliye Toplumunda Y�NET�C� KARAKTER�
S�per G��l� Malzeme Elde Etme Yolunda Yeni Aray��lar: �r�mcek Ipe�i �reten Ke�iler

Etraf�n�zdaki Her�ey Gibi Asl�nda Siz de Molek�llerden Olu�uyorsunuz!
D�nyay� Kana Bulayan iki Siyasi G�c�n Benzerlikleri S�YON�ZM ve HA�LILAR
Bilimin Rotasi Do�ru �izilmelidir
DO�A ve TEKNOLOJ�

Kuran'da Kadina Verilen �nem
Kibris'ta D�n�m Noktasi
Atomdaki Tasar�m�n A�t��� Yeni Ufuk: �letken Plastikler
Ka��n�lmaz Ger�ekler Ya�l�l�k ve �l�m

www.harunyahya.org

Ara�t�rma'dan



G�nenli Mehmet Efendi (r.a)








�mr�n� Kuran E�itimine Adam�� Bir �slam Alimi


G�nenli Mehmet Hoca ya da Efendi olarak bilinen b�y�k �slam alimi Mehmet ���t��, 1901 y�l�nda Bal�kesir�in G�nen il�esinde do�mu�tur. 1920�de �stanbul�a gelerek Ahmet ��kr� Efendi�den ders almaya ba�lam��, 1925 y�l�nda �stanbul �mam Hatip Okulu�na ba�lam��t�r. Daha sonra G�nen Merkez Cami de g�rev alm��t�r.

Hayat� boyunca s�ren �slam'� anlatma g�revini yerine getirirken hi�bir zaman bunu bir zorluk olarak g�rmemi�, ilim yolunda yerine getirilmesi gereken �nemli bir vazife olarak de�erlendirmi�tir.

Bunun bir g�stergesi olarak �zellikle sabah ve yats� namazlar�nda g�revli oldu�u camide bizzat kendisi bulunmu�, di�er namazlarda ise yerine ehil birini b�rakarak, halk� din konusunda ayd�nlatmak �zere di�er cami ve mescitlere gitmi�tir. Ancak onun t�m �zverili yap�s�na ra�men G�nenli Hoca�n�n hizmetlerinden rahats�z olan baz� kesimler asl� olmayan haberler ��kartm��, yanl�� y�nlendirmelerde bulunmu�lard�r. Bunlar�n sonucu olarak G�nenli Hoca zaman zaman Medrese-i Yusufiye'de bulunmu�tur.

Hoca Efendi G�nen�de izdiva� yapt�ktan sonra askerli�ini tamamlam�� ve ard�ndan �stanbul�a d�nm��t�r. �stanbul'da ise Hac� Bayram-� Kaftani, D�lgerzade, Hac� Hasan ve ��ba� camilerinde daha sonra da 1950 y�l�ndan itibaren Sultan Ahmet camiinde vazife yapm��t�r. �maml�k yapt��� camilerde g�n�ll� vaizlik ve Kuran hocal��� da yapm��t�r.

Talebelerinin Dilinden Mehmet Efendi


G�nenli Hoca�y� ilk talebeleri aras�nda yer alan Bayrami�li Mahmud Bayram Hoca ��yle anlat�yor: "G�nenli Hocan�n �er�ki, Mehmet ��kr� Efendi, bizim k�yl�m�z ve ayn� zamanda babam�n da talebesiydi. Onun tavassulu ile G�nenli Mehmet ���t�� Hoca'ya talebe oldum. Kar��la�t���mda ona hayran olmu�tum. O g�nk� G�nenli Hoca gen� ve dinamik, uzun boylu, bu�day tenli kartal bak��l� ve �evresini derinden etkileyen bir ki�ili�e sahipti. �ok temiz giyinirdi. Ay hilalli sar�k sarar, papyon kravat takar ve g�m��-baston kullan�rd�. Ondan izinsiz hi�bir �ey yapmazd�m. Hatta; t�ra��m� dahi olurken kendisinden izin alma ihtiyac�n� duyard�m. Sonra hocam k�sa s�reli askerlik yapmak �zere �stanbul'a gitti. Bir daha G�nen'e geri d�nmedi.

Kendisinden, �nce tal�m ve tash�h-i huruf okudum. Sonra da "Z�bde" isimli kitab� tak�b ederek A�ere-Takr�b seviyesinde ilm-i k�raat okudum. K�raat cemiyetim, Fatih Sultan Mehmed Han Camii'nde yap�ld�.

Hac� Bayram-� Kaftan� Camii'nde okurken yan�mda G�nenli Haf�z Osman Okyar da bulunuyordu. Hoca Efendi, ikimizi okutuyordu. Hoca Efendi derslerimizi geceleri kalkar ve seher vaktine yak�n bir zamanda dinlerdi. Hocam�z�n, bizden evvel yeti�tirdi�i talebesi, S�nd�rg�'da Kur'an Kursu ��reticili�i yapan G�nenli Haf�z Veli Efendi'dir.�

Bedi�zzaman: Kahraman Hoca!


Hayat� boyunca hi�bir �ekilde gev�eklik ve y�lg�nl�k g�stermeyen G�nenli Hoca Anadolu�nun �e�itli yerlerinden kendisine Kuran ��renmek i�in gelen talebelerine Peygamber Efendimizin (sav) hayat�yla �rnek olmu�, bu d�stur �er�evesinde kendisine geleni geri �evirmemi�; ayr�ca s�rekli olarak talebelerinin g�nl�k ihtiya�lar�n� temine �al��m��t�r. Bask� i�erisinde ve yasaklarla ge�en 1940�l� y�llarda bile hi�bir zorlu�a yenilmeden ��renmek isteyen herkese Kuran ve ilim dersleri vermeye devam etmi�tir. Yine o y�llarda di�er g�zide �ah�slarla ayn� zor �artlarda, son nefesine kadar devam ederek, Yusuf Medresesi�nin hocas� olmu�tur. Nitekim, 1943 y�l�nda Bedi�zzaman Said Nursi ile Denizli hapishanesinde beraber kalm��lar ve bu esnada Said Nursi�den �kahraman hoca� nitelendirmesiyle iltifat g�rm��lerdir.

Hoca Efendi�yi sa�l���nda �ok ki�i ziyaret ederdi. �... Gerek �stanbul�dan gerek Anadolu�dan ismini duyan herkes her sorunu i�in ona gelirdi vaktiyle. Adeta ar�n�n bala, pervanenin ����a ko�tu�u gibi herkes G�nenli Hoca�ya ko�ard� o zamanlar...�

T�m M�sl�manlara �rnek Bir Ki�ilik


Kuran'�n h�k�mlerini ve Peygamberimiz (sav)'in s�nnetini uygulamay� ve aktarmay� hizmet edinen G�nenli Hoca�n�n hayat� g�zel ahlak �rnekleriyle doludur. G�nenli Hocam�z hizmetlerinde Peygamber Efendimizin hadislerinden yola ��karak insanlar� m�jdeliyor, sevdiriyor, zorla�t�rm�yor, kolayla�t�r�yordu.

�nsanlar� hatta �ocuklar�n g�n�llerini bile g�zel ahlak�yla fethediyordu. Cemaatinde onun sevgi dolu mesaj�ndan feyz almaya �al��an her kesimden insan vard�. �� d�nyas� Kuran'�n h�k�mleri ve Peygamber Efendimizin s�nnetiyle �ekillenmi�ti.
Hayat� boyunca Kuran�a h�rmete ve �slam�a hizmete b�y�k bir a�kla devam etmi�tir. Hizmetlerini ��rencilerine aktard�ktan sonra onlar�n da bu hizmetleri kendilerinden sonra gelecek talebelerine vermelerini tembih ederdi.

G�nenli Hocam�z bayanlar�n imani e�itimine de �ok �zen g�sterir ve bu konuda her t�rl� m�cadeleyi yapard�. Bu hizmetler k�rkl� y�llar�n en zor g�nlerinin ya�and��� son y�llara kadar devam etmi�tir.

Kuran derslerinin �n�ne hi�bir �eyi ge�irmek istemezdi hatta k�z� vefat etti�i zaman evde cenaze i�leri haz�rlan�rken o g�n Kuran derslerinin aksamamas� i�in talebelerine derse gitmi� ve daha sonra gelip cenaze i�leriyle ilgilenmi�tir.

G�nenli Hoca Efendi Kuran�a hizmet yar���nda g�n�m�z�n �nde gelen �ahsiyetlerinden biriydi. Hayat�n� bizlere �rnek te�kil edecek �ekilde Allah r�zas� ve Peygamberimiz (sav)'in s�nneti �er�evesinde ya�am��, bu u�urda hi�bir fedakarl�ktan ka��nmam��t�r.

Hoca Efendi (r.a) 1991 y�l�nda �stanbul�da vefat etmi�lerdir. Cenaze namaz� Fatih Camii�nde k�l�narak, Edirnekap� Sak�za�ac� �ehitli�inde defnedilmi�tir.

Bildiklerini hayata ge�irerek onlar� hem kendileri, hem de �daha ziyade- ba�kalar� i�in en yararl� bi�imde de�erlendiren, G�nenli Mehmet Hoca �E�er g��l�ysen, s�z�n� yumu�ak tut� prensibini benimseyen yirminci y�zy�l�n s�rekli �mit veren ve ufuk a�an alimlerinden biridir.

Hayat� boyunca s�ren �slam�� anlatma g�revini yerine getirirken hi�bir zaman bunu bir zorluk olarak g�rmemi�, ilim yolunda yerine getirilmesi gereken �nemli bir vazife olarak de�erlendirmi�tir...













�zg�rl�k, hemen hemen her toplum ve ideolojiden ki�inin hemfikir oldu�u ve savundu�u bir kavramd�r. �nsanl�k tarihindeki �at��malar�n, sava�lar�n �o�undaki ama�, �zg�rl��� kazanmak olmu�tur.
Bat� d���ncesinin �zg�rl��e verdi�i anlam� ��yle �zetleyebiliriz: �zg�rl�k, insana, di�er insanlar (toplum) ya da devlet -veya ba�ka herhangi bir kurum- taraf�ndan hi�bir k�s�tlama ve bask� yap�lmamas�d�r.Bug�n Bat� toplumlar�n�n i�inde bulunduklar� toplumsal yap�, modern Bat� felsefesi taraf�ndan tarifi yap�lan "�zg�rl�k" kavram�n�n, insan�n kurtulu�unu sa�lamad���n� g�stermektedir.



Okullarda, bilimsel kaynaklarda ve bir k�s�m medyada, teori ispatlanm�� bir ger�ek gibi sunulmakta, pek �ok insan da bu nedenle evrimi hi� sorgulamadan kabul etmektedir. Oysa her ge�en g�n geli�en, paleoantropoloji, antropoloji ve mikrobiyoloji gibi bilim dallar�, s�z�n� etti�imiz yayg�n inan���n aksine, evrim teorisini s�rekli yalanlamaktad�rlar. Evrimi ispatlamak i�in 150 y�ld�r aral�ks�z s�rd�r�len �al��malar, teoriyi ��r�tmekten ba�ka bir sonuca varamam��lard�r.
Bu ger�e�e ra�men, evrim teorisinin bu denli yayg�n bir bi�imde savunulmas� ve insanlara empoze edilmesinin tek nedeni ise, teorinin ideolojik y�n�d�r.