OSMANLI YAHUD�LER�
Cahiliye Toplumunda Y�NET�C� KARAKTER�
S�per G��l� Malzeme Elde Etme Yolunda Yeni Aray��lar: �r�mcek Ipe�i �reten Ke�iler

Etraf�n�zdaki Her�ey Gibi Asl�nda Siz de Molek�llerden Olu�uyorsunuz!
D�nyay� Kana Bulayan iki Siyasi G�c�n Benzerlikleri S�YON�ZM ve HA�LILAR
Bilimin Rotasi Do�ru �izilmelidir
DO�A ve TEKNOLOJ�

Kuran'da Kadina Verilen �nem
Kibris'ta D�n�m Noktasi
Atomdaki Tasar�m�n A�t��� Yeni Ufuk: �letken Plastikler
Ka��n�lmaz Ger�ekler Ya�l�l�k ve �l�m

www.harunyahya.org

Ara�t�rma'dan



Vicdan�n Kar��s�ndaki Olumsuz G��ler Nefs ve �eytan


�nsan�n Kuran ahlak�n� ya�ay�p �st�n ve de�erli olmas�na vesile olan bu �nemli �zelli�in sinsi iki d��man� vard�r: Nefs ve �eytan
Kuran?da s�k�a ge�en bu iki kavramdan nefs ile ilgili olan baz� ayetler ��yledir:
"Nefse ve ona 'bir d�zen i�inde bi�im verene'. Sonra ona f�curunu (s�n�r tan�maz g�nah ve k�t�l���n�) ve ondan sak�nmay� ilham edene (andolsun). Onu ar�nd�r�p-temizleyen ger�ekten felah bulmu�tur. Ve onu (isyanla, g�nahla, bozulmalarla) �rt�p-saran da elbette y�k�ma u�ram��t�r." (�ems Suresi, 7-10)
Bu ayetlerde Allah nefse f�curu ve ayn� zamanda ondan sak�nmay�, yani vicdan� ilham etti�ini bildirmektedir. F�cur "g�naha ve isyana giri�mek, fas�k olmak, yalan s�ylemek, ba� kald�rmak, haktan y�z �evirmek, nizam� bozmak, ahlaki ��k�nt�, takvan�n z�dd�" demektir. Benli�imizde yani nefsimizde iki ayr� �zellik birarada bulunmaktad�r: K�t�l�k (f�cur) yapma e�ilimi ve k�t�l�klerden sak�nmam�z� sa�layan vicdan.
Bu konuyu daha iyi anlayabilmek i�in nefsin ne oldu�unun tam olarak bilinmesi gerekir. "Nefs" Kuran'da s�k�a kullan�lan Arap�a bir terimdir. T�rk�ede tam kar��l��� yoktur, ancak "benlik" kelimesi ile tan�mlanabilir. Kuran'da kullan�ld��� anlamlar� ise ��yledir; "bir�eyin zat�, kendisi, ruh, �z varl�k, kalp, �ehvet, arzu ve gazab�n ba�lang�� yeri, yata��, vicdan, insanda emredici g��". Nefsin �ncelikli �zelli�i, insanda emredici bir g�� olmas�d�r. Yani bir insana bir eylemi yapt�ran, bir karar verdiren manevi g��, nefistir.
Allah?�n Kuran?da "Andolsun, insan� Biz yaratt�k ve nefsinin ona ne vesveseler vermekte oldu�unu biliriz." (Kaf Suresi, 16) ayetiyle bildirdi�i gibi nefsin insanlara vesvese verme �zelli�i de vard�r.
Bu noktada akla ��yle bir soru gelebilir: "Madem insanlar�n nefsi bu �ekilde k�t�l��e a��k olarak yarat�lm��t�r, �yle ise her insandan k�t�l�k ve ahlaks�zl�k beklemek gerekmez mi?"
�ems Suresi'nde Allah nefse k�t�l�klerin yan� s�ra bu k�t�l�klerden sak�nman�n da ilham edildi�ini haber vermektedir. Nefiste yani benlikte negatif g��lerin yan�nda pozitif g��ler de bulunmaktad�r. Bunun anlam� �udur: Her insan�n nefsinde hem k�t�l�kleri, ahlaks�zl�klar� emreden, bunlar� g�zel g�steren bir g�� vard�r, hem de b�t�n bunlardan sak�nmas�n�, iyi ve g�zel olan� se�mesini emreden pozitif bir g�� vard�r. ��te bu pozitif g�� vicdand�r.

�eytan ve Vicdan
Vicdana kar�� di�er negatif g�� olan �eytan ise bir�ok insan i�in bir varl�ktan �ok mistik bir kavramd�r. Ger�ekte ne oldu�u, insanlar�n �zerindeki etkisi, g�nl�k hayatta nas�l bir rol oynad��� �zerinde pek d���n�lmez.
�eytan her an insan� hataya s�r�klemek i�in �aba harcayan bir varl�kt�r. Allah emretti�i halde, b�y�kl�k hissine kap�larak Hz. Adem'e secde etmemi�tir, i�ledi�i bu b�y�k g�nahtan �t�r� Allah onu rahmetinden uzakla�t�rm��t�r. Bunun �zerine kendinden a�a�� g�rd��� insanlar� Allah'�n yolundan sapt�rmay� ama� edinmi�tir. (Harun Yahya, �nsan�n Apa��k D��man�: �eytan)
�eytan�n en �nemli �zelliklerinden birisi kendisini gizlemesi hatta insanlara varl���n� inkar ettirmesidir. B�ylelikle insanlara sinsice kuruntular verir. �nsana vicdan� daima do�ruyu s�ylerken �eytan s�rekli yanl�� olan� telkin eder. Bunu s�sl� ve �ekici g�sterir. Fakat insan genellikle bunun �eytandan oldu�unu anlamadan kendi d���nceleri zanneder. Ancak �eytan�n f�s�ldad�klar� nefislerine kolay geldi�i i�in insanlar�n bir�o�u vicdanlar�n�n sesine ra�men �eytan�n s�ylediklerine uyarlar.
Her kar��la��lan olayda hem vicdan hem de k�t�l�klerin kayna�� olan �eytan devreye girer ve nefis ile birlikte vicdan�n sesini bast�rmaya �al���r. Bu iki sesi ay�rt edebilenler ve vicdanlar�na uyanlar, Allah'�n r�zas�n� kazan�rlar.
�eytan, t�m insanlar� cehenneme g�t�rme amac�ndad�r ve bu amac�ndan hi�bir �ekilde vazge�meyecektir. Bunu kesinlikle ak�ldan ��karmamak gerekir. Ancak �unu da unutmamak gerekir ki, vicdan� da insan� �lene kadar b�rakmayacak ve g�sterilmesi gereken do�ru tavr� ona her zaman s�yleyecektir.
T�m bunlara ra�men vicdan�na uymayarak nefsine uyan ki�i �eytan�n dostu olmu�tur. ��nk� o Allah'�n de�il �eytan�n yolunu tercih etmi�tir. Bu ki�ilerle ilgili Allah �u h�km� vermektedir:
"Kim Rahman (olan Allah)�n zikrini g�rmezlikten gelirse, Biz bir �eytana onun '�zerini kabukla ba�latt�r�r�z'; art�k bu, onun bir yak�n dostudur." (Zuhruf Suresi, 36)

�eytan�n Vicdanl� �nsanlar �zerinde Hi�bir Etkisi Yoktur
B�t�n bunlarla birlikte dikkatten ka�mamas� gereken �nemli bir nokta vard�r: �eytan�n ba��ms�z bir g�c� yoktur. �eytan tamamen Allah?�n kontrol�nde olan bir varl�kt�r ve g�c� son derece zay�ft�r. Allah bir ayette �eytan�n bu durumunu ��yle bildirmektedir:
"�man edenler Allah yolunda sava��rlar; inkar edenler ise ta�ut yolunda sava��rlar. �yleyse �eytan�n dostlar�yla sava��n. Hi� ��phesiz, �eytan�n hileli-d�zeni pek zay�ft�r." (Nisa Suresi, 76)
�eytan kendisine ait m�stakil g�c� olan bir varl�k de�ildir. Allah'�n kontrol� d���nda hareket edemez. Allah �eytana, Kendisi'ne iman edenlerle, ku�kuda olanlar�n ay�rt edilmesi i�in imkan vermi�tir. Ve �eytan�n da fark�nda oldu�u bir ger�ek vard�r ki, samimi olan ve vicdan�n sesine uyan insanlara kar�� herhangi bir zorlay�c� g�c� yoktur. Onlara kar�� hi�bir hilesi ge�erli olmaz ve onlar� hi�bir zaman etkisi alt�na alamaz. Bu durum Kuran'da �u �ekilde haber verilmi�tir: "Ger�ek �u ki, iman edenler ve Rablerine tevekk�l edenler �zerinde onun (�eytan�n) hi�bir zorlay�c�-g�c� yoktur. Onun zorlay�c�-g�c� ancak onu veli edinenlerle, onunla O'na (Allah'a) ortak ko�anlar �zerindedir." (Nahl Suresi, 99-100)

Vicdana Uymak En Kolay Yoldur
Vicdan ve nefs aras�nda se�im yapmak son derece kolayd�r. ��nk� Allah insan� vicdan�n�n sesine uymaktan zevk alacak �ekilde yaratm��t�r. Bu y�zden Kuran ahlak�na g�re ya�amak insanlar�n yarat�l���na uygundur ve vicdanlar�n� rahatlat�r. Allah Kuran?da bu ger�e�i �u �ekilde bildirmektedir:
"�yleyse sen y�z�n� Allah'� birleyen olarak dine, Allah'�n o f�trat�na �evir; ki insanlar� bunun �zerine yaratm��t�r. Allah'�n yarat��� i�in hi�bir de�i�tirme yoktur. ��te dimdik ayakta duran din (budur). Ancak insanlar�n �o�u bilmezler." (Rum Suresi, 30)
Unutulmamal�d�r ki, insan �uur sahibi oldu�u andan itibaren Allah'�n kendisine ilham etti�i vicdan�n�n s�ylediklerinden sorumludur. Etraf�ndaki olaylar� idrak etmeye ba�layan, akl� ba��nda her insan art�k �eytan�n f�s�lt�lar�n�, nefsini ve vicdan�n�n sesini ay�rt edebilecek yetene�e sahip olmu� demektir. Bundan sonra kar��la�t��� olaylarda g�sterdi�i tav�r ile hesap g�n�nde sorgulanacakt�r; vicdan�na uyuyorsa nimetlerle dolu cennetle, nefsine uyuyorsa "kap�lar� kilitlenmi�" bir ate�le, sonsuza kadar s�ren bir azapla kar��la��lacakt�r. Allah bu ger�ekleri ayetlerde ��yle bildirmektedir:
"? �man edenlerden, sabr� birbirlerine tavsiye edenlerden, merhameti birbirlerine tavsiye edenlerden olmak. ��te bunlar, sa� yan�n adamlar�d�r (Ashab-� Meymene). Ayetlerimizi inkar edenler ise, sol yan�n adamlar�d�r (Ashab-� Me�'eme). "Kap�lar� kilitlenmi�" bir ate� onlar�n �zerinedir." (Beled Suresi, 17-20)










�zg�rl�k, hemen hemen her toplum ve ideolojiden ki�inin hemfikir oldu�u ve savundu�u bir kavramd�r. �nsanl�k tarihindeki �at��malar�n, sava�lar�n �o�undaki ama�, �zg�rl��� kazanmak olmu�tur.
Bat� d���ncesinin �zg�rl��e verdi�i anlam� ��yle �zetleyebiliriz: �zg�rl�k, insana, di�er insanlar (toplum) ya da devlet -veya ba�ka herhangi bir kurum- taraf�ndan hi�bir k�s�tlama ve bask� yap�lmamas�d�r.Bug�n Bat� toplumlar�n�n i�inde bulunduklar� toplumsal yap�, modern Bat� felsefesi taraf�ndan tarifi yap�lan "�zg�rl�k" kavram�n�n, insan�n kurtulu�unu sa�lamad���n� g�stermektedir.



Okullarda, bilimsel kaynaklarda ve bir k�s�m medyada, teori ispatlanm�� bir ger�ek gibi sunulmakta, pek �ok insan da bu nedenle evrimi hi� sorgulamadan kabul etmektedir. Oysa her ge�en g�n geli�en, paleoantropoloji, antropoloji ve mikrobiyoloji gibi bilim dallar�, s�z�n� etti�imiz yayg�n inan���n aksine, evrim teorisini s�rekli yalanlamaktad�rlar. Evrimi ispatlamak i�in 150 y�ld�r aral�ks�z s�rd�r�len �al��malar, teoriyi ��r�tmekten ba�ka bir sonuca varamam��lard�r.
Bu ger�e�e ra�men, evrim teorisinin bu denli yayg�n bir bi�imde savunulmas� ve insanlara empoze edilmesinin tek nedeni ise, teorinin ideolojik y�n�d�r.